Zihinsel yetersizliği olan çocuklar, özel gereksinimi olan çocuklar içerisinde en bilinen gruptur. Özellikle okulöncesi ve ilköğretim sınıflarında görev yapan öğretmenlerin hemen hepsi zihinsel yetersizliği olan çocuklarla karşılaşmış, onların sorunlarıyla ilgilenmişlerdir. Yine pek çok kimsenin akraba ya da yakın çevresinde zihinsel yetersizliği olan çocuk ya da çocuklar bulunmaktadır. Özel gereksinimi olan çocuklar içerisinde zihinsel yetersizliği olanların oranı %11 olarak tahmin edilmektedir. Bununla birlikte, bu çocukların toplum tarafından yeterince tanındığı söylenemez. Toplumda genellikle zihinsel yetersizliği olan çocuklar homojen bir grup olarak düşünülmektedir. Üstelik zihinsel yetersiz denilince akla yalnızca durumları ağır düzeyde olanlar gelmektedir. Bunlarda zihinsel yetersizliğe çoğu durumda bedensel bazı yetersizlikler eşlik etmektedir. Oysa zihinsel yetersizliği olan çocuklar homojen bir grup değildir, doğuştan getirdikleri kalıtsal özelliklere, sağlanan tıbbi iyileştirme, eğitim ve çevre olanaklarına bağlı olarak kendi içlerinde önemli bireysel farklılıklar gösterirler. Bu farklılıklar içerisinde zihinsel yetersizliği olan çocukların çoğunu yetersizlikleri hafif düzeyde olanlar oluşturmaktadır. Bunları bedensel özellikleri yönünden normal gelişim gösteren akranlarından ayırt edebilmek çoğu kez olanaksız olmaktadır. Zihinsel yetersizliği olan çocuklar içerisinde, yetersizliği ağır düzeyde olanlar ufak bir grubu oluşturmaktadır. Bu çocukların eğitimleri yoğun ve kapsamlı bir dizi çalışmayı gerektirmektedir. Özellikle son yirmi yıl içerisinde tanılama ve eğitim alanlarında kaydedilen önemli gelişmelerin bir sonucu olarak bu çocuklara daha önceleri kazandırılması düşünülemeyen pek çok davranış ya da beceri kazandırılabilmektedir.

Benzer Kitaplar