17 Ağustos 1999 körfez depreminde zaman yarılır ve Fuat Çınaraltı enkazdan çıkarıldığında kendisini bir asır öncesindeki 1884 depreminin İstanbul’unda bulur. Anlatı içinde anlatının yer aldığı bu romanın merkezinde Zemheri Kuyusu adlı gizemli bir kuyu vardır. Mistik atmosferden hayatın yaman gerçeklerine, parçalanmış zamanın savurduğu roman kahramanlarının yekpare zaman özlemlerine varıncaya dek iyilikle kötülüğün çarpıştığı kaotik bir anlatı. Gazeteci Fuat Çınaraltı’nın bilinç akışı, Deli Memet’in şeytanî unsurlarla amansız mücadelesi ve Psikolog Hayrünnisâ Hisar’ın gençlik aşkını yeniden yakalaması. Şeyh Gâlip’ten Henri Bergson’a kasvet yüklü bir serüven. Geçmiş zamanlar ve aktüel zamanın kesişmelerine ve kopuşlarına tanık olacaksınız.