Yönetim kavramı insanoğlunun iş bölümüne başvurduğu ve topluluklar halinde yaşamaya başladığı ilk andan beri onun hayatının değişmez bir parçası olarak var olmuştur. İnsanoğlunun evrendeki yaşam biçiminin evrimine paralel olarak çeşitli süreçlerden geçerek gelişen yönetim kavramı günümüz dünyasının çok örgütlü yaşamı içerisinde insanların istemeseler de her gün karşılaştıkları bir olgu olarak varlığını korumaktadır. Öyle ki vatandaş olarak yönetir ve yönetiliriz, aile üyesi olarak yönetir ve yönetiliriz, çalışan olarak yönetir ve yönetiliriz... hatta yönetmek kavramını çoğu zaman farkında olmadan bir çok eylemimiz için kullanırız. Örneğin zamanımızı yönetiriz, paramızı yönetiriz, kariyerimizi yönetiriz, işimizi yönetiriz vb. Peki, yaşamımızın her günü, bir şekilde öznesi ya da nesnesi olduğumuz bu eylemin değerler boyutuna, diğer bir deyişle felsefesine ne derece hakimiz? Yönetmek eylemini örgütler içersindeki günlük kullanımının ötesinde derinlemesine bir analize tabi tutmak istediğimizde karşımıza neler çıkar? Elinizde tuttuğunuz eser, bu gibi sorulara yanıt verme çabası içindedir.