Bu yolculuktan sonra hiçbir şey aynı olmayacak! Çağdaş Alman edebiyatının sevilen yazarlarından Wolfgang Herrndorf’a, 2011 yılında Alman Gençlik Edebiyatı Ödülü’nü kazandıran, konu ve karakter seçimleriyle büyük yankı uyandıran, absürdlükle çıplak gerçeklik arasında gidip geliyor. Kendine özgü ritmi ve çağın ruhunu yansıtan sesiyle, taptaze ve benzersiz bir yol hikâyesi anlatıyor. 30 ülkede yayımlanan ve 2 milyondan fazla kopya satan eser, Altın Ayı ödüllü ünlü yönetmen Fatih Akın tarafından sinemaya uyarlanıyor. Filmin Eylül 2016’da vizyona girmesi bekleniyor. Harita yok, pusula yok, yön tabelalarının hiçbir anlamı yok. Sadece, nereye ulaştığını yalnızca onların bildiği önlerindeki yol var. “Rus süprüntüsü” lakaplı Çik ve lakap bile takılmayacak kadar sıkıcı Maik, Berlin’den çalıntı bir Lada’yla yola çıkıyor. Aniden mi? Evet, aniden. Kaçacak bir şeyleri mi var? Belki de. Buğday tarlalarında, çöp dağlarının arasında, otobanda yol aldıkça dostluğun ne demek olduğunu da keşfetmeye başlayan Maik ile Çik’i, saflıkla arsızlığın iç içe girdiği yolculuklarının sonunda, akıllarının ucundan bile geçmeyecek bir sahne bekliyor. İkili, varış noktası yokmuş gibi görünen bu yolculukta hayallerinin ve kapasitelerinin sınırlarını zorlayacak ve dostluğun ne anlama geldiğini öğrenecektir.