Bugünkü ortamda vazgeçilemeyecek bir yapıt. Tez şudur: CHP, varolan tüm partiler arasında, Türkiye’yi bugün yeniden kurtarma ve 21. yüzyılın büyük devletlerinden biri yapma potansiyeli en güçlü olan partidir. Çünkü Atatürk’ün birikimine sahiptir, temeli sağlamdır ve Atatürkçü Düşünce bugün de geleceğe ışık tutucu değerdedir. Yeter ki başkalaşmadan yenilensin. İkinci Cumhuriyetçiler’in, ister CHP içinde, ister dışındaki bir yeni oluşum çatısı altında, yürütmek istedikleri politikalar: uçuruma veya en iyi halde bir çıkmaz yola açılmaktadır. Öte yandan, ulusal davalara sahip çıkıp ama başta ekonomi olmak üzere yaşamın birçok zemininde Atatürkçülüğe de ters, solculuğa da aykırı inanılmaz bir tutuculuk içinde davranıp her yerde iflas etmiş reçeteler temelinde, güya Atatürkçülük adına fiilen buz gibi Kazım Karabekir ulusalcılığı güden yeni oluşumlar da çıkar yol değildir. CHP’nin veya o başaramazsa ona alternatif bir başka oluşumun bugün mutlaka yapması gereken hareket: sadece makyaj tazelemek, vitrini yenilemek değil, onun çok ötesinde çağdaş ve gerçekçi, doyurucu bir yeni söylem, yeni felsefe sunmaktadır; tıpkı 1970’lerde kendini yenilediğinde yaptığı gibi... Bu nedenle, kitapta CHP ve Atatürkçülük odak noktada olmakla birlikte, İkinci Cumhuriyetçilik, ondan esinlenen veya ona karşı oluşmakta olan çeşitli yeni oluşumlar , DSP ve İP, ÖDP gibi diğer soldaki partiler; CHP’nin seçim bozgununda asılnda gözden kaçmaması gereken ölçüde pay sahibi bulunan sözde solcu fiilen tutucu kimi aydınlar da geniş bir şekilde ve somut olgular, örneklerle ele alınmakta, değerlendirilmekte, eleştirmekte, yenilenme için yeni bir söylem ve düşünsel temel önerilmektedir.