Bakışlarından okunan tam da buydu. Haklıydı bir bakıma. Yaşamak ile görmek, gördüğün üzerine düşlemek farklıydı. Dün gece, İhsan’ın kaldığı lojmanın penceresinden dışarıyı izlerken tam karşımda duran dağın doruğu Van Gogh’un yıldızlı gecelerine götürmüştü beni. Yıldızlar, esen rüzgarla bir olup dağın çevresinde dönüyorlardı sanki. Ona, dağın tepesine gece vakti hiç çıkıp çıkmadığını sormuştum. Umursamaz bir tavra bürünüp kısa bir yanıtla geçiştirmişti sorumu.

Benzer Kitaplar