Yeni muhafazakarlık, özgür akla ve bilimsel bilgiye karşı bir saldırıdır; bu özelliğiyle bir tür ortaçağa dönüş ideolojisi olarak değerlendirilmelidir. Neo-con akımın burjuva demokrasisini bile reddeden seçkinci ve faşizan özünün kendi kaynaklarından yola çıkılarak sergilenmesi, başlı başına bilimsel bir değer taşımaktadır. Yeni muhafazakarların Aydınlanma ve modernizme yönelik tarihsel ve kategorik bakımdan gerici eleştirilerini karşılamak ve bu hareket ile post-modernistler ve neo-liberaller arasındaki ideolojik akrabalık ilişkisini saptamak, hem entelektüel düzeyde hem de siyasal planda yeni bir açılım sunmaktadır. Dolayısıyla bu açılım, Aydınlanma ve moderniteyi aşmaya yönelik devrimci eleştirinin olanaklarına da işaret etmektedir.