Yirminci yüzyılın başında kadınlar cinsellikten özgür aşka, vatandaşlık haklarından demokrasiye, annelikten ev işine gündelik hayatın her alanında yaşadıkları sorunlardan nasıl toplumsal bir dönüşüm yaratabileceklerini tartışıyorlardı. Kadınların modern bireylere dönüştüğü bu tarihi kesit hâlâ tek bir soru sorduruyor: Bugün, yüz yılı aşkın bir süre sonra daha iyi durumda mıyız?