Toplumsal ilerlemenin anahtarı, insanların sürekli başarı göstermek için çabalamasından oluşur. Gelecek, bireyin gayretleri ve hedefleriyle, geçmiş ise üzerinden gelinmeye çalışılan aşağılık durumu veya yeteneksizlikle ilişkilidir. Bu yüzden de aşağılık kompleksi, bu kompleksin başlangıcına; üstünlük kompleksi ise gelişime, hayatın akışına odaklıdır. Bunların ötesinde bu iki kompleks doğal olarak ilişkilidir. Aşağılık kompleksi incelenirken gizli bir üstünlük kompleksiyle karşılaşılırsa şaşırmamak gerekir. Diğer taraftan, üstünlük kompleksinin ve onun devamlılığının üzerine gidildiğinde her zaman gizlenmiş bir aşağılık kompleksi görülür. İnsan mevcut halinde bir yetersizlik görmediği takdirde üstün olmak ve başarı elde etmek için çabalamaz. Aşağılık hissine sahip çocuk, kendilerinden büyük çocuklarla değil, kendilerinden yaşça küçük ve yönetebilecekleri çocuklarla oynar. Bu, aşağılık hissinin anormal ve patolojik bir ifadesidir. Önemli olan sadece aşağılık hissi değil, onun ifade derecesidir. Anormal derecedeki aşağılık hissine "aşağılık kompleksi" denir. Ama tüm karaktere sızan ve onu dönüştüren hisse "kompleks" demek doğru değildir. Bu bir kompleksten daha fazlasıdır; neredeyse, farklı durumlarda şiddeti değişen bir hastalıktır. Bu yüzden iş yerindeki bireyin aşağılık hissinin farkına varılmaz, çünkü yeteneğinin farkındadır. Ancak bu insan arkadaşlarıyla, özellikle de karşı cinsten birisiyle birlikteyken kendinden emin olmayabilir ve bu şartlarda gerçek psikolojik durumu görülebilir.