- Türkiye’de yargının geleceğinin hikâyesi - Yargı, iktidar ve HSYK seçimlerinin hikâyesi... Ünlü bir hatırlatma yargıçlar kararlarıyla konuşur der. Esasen, karar yazmak dışında yargıçlara susmalarını öğütleyen bir iktidar bilgeliği de sezilebilir bu sözde. Yargıç susmalıdır, çünkü pudralı yüzleri, birörnek perukları, uzun cübbeleriyle suskun birer adalet sfenksi olarak tasarlanmış bu meslek erbabının, ulus adına yahut kraliçe adına verdiği kararın halkta kabul görmesini sağlayanın bu güncel suskunluk olduğu zannedilir. Bir insan değil, bir semboldür yargıç. Kendi sesi yoktur. Bu kitapta işte o sfenksin sesini duyacaksınız. Kürsünün küçük yargıç ve savcılarının, yüksek yargıçlarla, büyük yargı bürokratlarıyla ve nihayet adalet bakanlığı şahsında siyasal iktidarla kendi mesleklerinin geleceği için tartıştıklarına tanıklık edeceksiniz. Tarihsel bir tanıklık olduğu söylenmelidir, çünkü bu tartışma ilk kez bizlerin, sıradan halkın önünde yapılıyor. Laurent Beccaria’nın tanımıyla; Adaletin önünde açılan iki yol vardır bundan böyle. Değişen bir şey yoktur yani. Çözülmez bir çelişki içinde sıkışıp kalan yargıç, siyasal dengenin bir aracı gibi kalma tehlikesi içindedir. Yönetimdeki elitler arasında çok küçük farklılıklar göze çarpar artık. Bugün siyasal bir rakibi saf dışı etmenin en etkili yolu çatışmayı hukuk alanına taşımaktır; baskı gruplarının bilinçli bir tavırla yönlendirdiği ihbar, hesaplaşma ve kamuoyu oluşturma kampanyası çoğu zaman bir araç haline getirilmiş ya da saf dışı edilmiş yargıcın haberi olmadan acımasızca uygulanır. Bu oyunda yalancı ve yalnız kalmış bir isyancı durumuna düşen Küçük Yargıç büyük bir engizisyoncu olma tehlikesi ile karşı karşıyadır - yapıcı bir iktidar görüntüsünün eşlik ettiği dramatik sonuçlarla birlikte... Sfenks piramidin bekçisidir. İster girip basamaklarında yükselmek, isterse yıkıp yerine geniş ve gölgeli bahçeler yapmak için ilgileniyor olun; piramitteki labirentin okunaklı bir haritasına ihtiyacınız varsa, bu kitapta söylenenlere kulak vermelisiniz.

Benzer Kitaplar