Osmanlı devlet adamlarının Akdeniz'in kilidi olarak tanımladıkları Rodos Adası, tarih boyunca bölgede hakim olmak isteyen güçlerin hedefi oldu. ada uzun süre Kudüs St. Jean Şövalyeleri idaresinde, Hıristiyan dünyasının Akdeniz'deki ileri karakolu olarak görüldü. Osmanlı Devleti'nin askeri gücünün zirvesinde olduğu dönemde, Kanuni Sultan Süleymen'ın bizzat katıldığı sefer ile 1522'de Türk hakimiyetine girişi, Avrupa'da hakettiği yankıyı uyandırdığı gibi, Osmanlıları Doğu Akdeniz'in en önemli gücü haline getirdi. Rodos'un stratejik konumu Osmanlı deniz hakimiyeti misyonunda yeni stratejilerin uygulanmasına da zemin hazırladı.