Ballard, yaşayan bilim-kurgu yazarları arasında kurduğu alternatif hayaller ile çok farklı bir yerde duruyor. Popüler bilim-kurgunun sıradanlığına, bilim ve teknoloji hayranlığına karşı çıkıyor. Dış uzaylara ve geleceğe yolculuk temalarını işlemektense asıl yabancı gezegen dünyamızdır diyerek iç uzaylardaki yolculukları anlatmayı yeğliyor. Çağımızda kitle iletişimi, imajlar, reklamlar ve reklamcılığın bir dalı olan politika gibi sayısız kurgu’lar arasında yaşadığımızı söylüyor; ve kitaplarında bu kurgu’lardaki sahteliği yakalamak için geleceğin bugünü anlamakta geçmişten daha etkili bir araç olduğunu gösteriyor. Yakın Geleceğin Mitosları adlı öykü kitabında ise, gelecekte, ozon tabakasının delinmesinin yol açtığı hastalıklardan, hep özlenen bir düş olan hayatın tatile dönüşmesi nin bir zorunluluk olması halinden, ensestin Sindrella çeşitlemesinden, 2000’li yılların huzur harekatı ndan, polaroid ve vibratör burçlarından, Casablanca’nın gece kulübü işletmeciliği dersine dönüştürülmesinden ve birbirini görmeden, dokunmadan televizyon aracılığı ile sevişen evli çiftlerden sözediyor.