Öleceğiniz günü öğrenseniz ne yapardınız? Ne kadar gününüz kaldığını, kalbinizin kaç kere daha atabileceğini, ortalama alacağınız nefes sayısını... Ben öğrenmiştim kaç günüm kaldığını. Kaç nefesim olduğunu. Şimdi geriye kalan tek şey, elimdeki kalp kırıklarımdı... *** Yaralıydı kadın. Hem yüreğinden hem bedeninden yaralı... Ne yarasını saracak mecali ne de zamanı vardı üstelik. Soğuk odaların içinde müebbet hapse mahkûm edilmiş bir zavallıydı. Son yüz seksen günü kalmıştı kadının. Üstelik ona bahşedilen zamanı acı dolu geçecekti… Kalmak mıydı zor olan yoksa gitmek mi? Ya da giderken kendinden nefret ettirmek mi? *** Bu roman; gerçek bir hayat hikâyesinin kurguya dökülmüş hâlidir. Özlük haklarını ve mahremiyeti korumak adına kişi, kurum, kuruluşlar ve olayların geçtiği mekânların isimleri değiştirilmiştir. Okuyacağınız satırlarda kendinize ve hayata dair bir masal bulabilmeniz dileğiyle…

Benzer Kitaplar