Bir insan için, bir toplum için her gün, yeni bir imkandır. Her vakit, bir kevserdir. Bir vakte doğan, bir servete doğuyor demektir. Bütün vakitler, vakti verenin tasarrufundadır. Vakte girmek, vakte açılmak ve vaktin bilincini taşımak, ancak vaktin yegane sahibini tanımakla mümkündür. Vakti ihya eden, vakitleri ihya eden, hep bir anmadır. Anmak; uyanmaktır, bir sarsılmaktır, bir güçlenmektir. Bir yaklaşmadır anma, bir yakınlaşmadır. Bir alışkanlık değil, bir aşkınlıktır. Anmak; unutmamaktır, unutulmamaktır. Anmak; Hakk’ın elinde olmaktır, anmak, Hakk’ı elinde bilmektir. Mü’minin yüreğinde ne varsa o, dilindedir; dilinde ne varsa o, elindedir. Anmak; dilemektir, istemektir, özlemektir. Hakk’ın dilediğini dilemek, Hakk’ın istediğini istemek, Hakk’ın özlediğini özlemektir.

Benzer Kitaplar