Tasavvuf literatüründe önemli bir yeri olan Vakıat yazma geleneğinin son örneklerinden biri olan bu eser, Sefine-i Evliya yazarı Hüseyin Vassaf’ın seyr u sülukünde yaşadığı manevi tecrübelerinin birinci elden aktarımını içermektedir. Keşif günlüğü başlığıyla ilk defa okuyucuyla buluşacak olan Vakıat’ta Hüseyin Vassaf, şeyhi Mustafa Safi Efendi’nin emriyle 1923-1927 yılları arasında müşahede ettiği altmışdokuz vakıasını kaydetmiştir. Bu vakıalara varlığıyla rahmet, sevinç, sonsuz bir aydınlık bahşeden, başta Alemlerin Efendisi olmak üzere Dört Halife ve birçoğunu eserleri ve halleriyle tanıdığımız mana erleri; aşkı, katışıksız neşeyi, saf huzuru, nefsin bütün hile ve oyunlarından arınmış zevkini, manalar aleminin metafizik açılımlarını konuk oldukları dingin bir gönle yaşatıyorlar. Vakıat’ta, Vassaf’ın samimi ve hakikate ram olmuş ve sonsuzluğa özlem çeken çileli gönlüne sonsuzluk bir ödül olarak gelir. Orada ne neşe bildiğimiz neşedir, ne huzur, ne güzellik, ne de aşk bildiğimiz aşktır. Vakıat Keşif Günlüğü hakikate dokunmanın, onun kokusunu almanın, onu bir zevk, huzur ve aşk olarak yaşamanın metafizik ürpertisini ve dinginliğini yaşatan eser.