“Gerçekten de anlıyordu Musa... Erzurumlu Teyze; ‘Kaçmakla kaçılmaz’ deyince onu anlıyordu, Beyabi, ‘Bal gibi kaçtın işte’ deyince de onu anlıyordu... ‘Sen aslında kaçmamışsın,’ dedikleri zaman, her ikisini de anlıyordu... Erzurumlu’dan yağmur’un güzelliğini dinleyip anlıyor, ardından da, Misafir’den tam tersini dinleyip, onu anlıyordu... Anlayamadığı tek şey, nasıl olup da birbirine taban tabana zıt fikirleri, sanki kendi doğru bildiği fikirler onlarmış gibi kabul edip anladığıydı... Belki, bu da bir denklemdi... Anladığın şeyi, anladığın kadar anlamamışlığın duruyordu denklik işaretinin öbür tarafında belki... belki?..”

Benzer Kitaplar