Ulusal kültür politikaları her ülkede kendine özgü bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Ama şekli ne olursa olsun, ulusal kültür politikalarının karşısındaki en önemli sorun, küreselleşmeyle kurduğu ilişki biçimidir. Küreselleşme ile kültür arasındaki ilişki konusunda iki karşıt görüş mevcuttur. Bölgesel kimliğin önemini savunan birinci görüşe göre, küreselleşme bizi kültürlerin pazara tabi olduğu ve hiyerarşik bir çerçeveye yerleştirildiği standartlaşmış bir dünya felaketine götürmektedir. Kültürün endüstriyelleşmesini destekleyen ikinci görüşe göre ise, küreselleşme özellikle yerel kültürün gelişmesi için yeni bir fırsattır. Teknolojik küreselleşme alternatif kanalların çoğalmasıdır, ama bu çoğalma zenginleştirici bir etki mi yapar yoksa etkileşimi arttırarak yeni bir tektipliğe doğru mu gider?