Etnik ayrılıkçı terör örgütü PKK, amacını gerçekleştirmeye matûf bir takım referanslar ortaya koyup iddiâlar öne sürmekle beraber, bugünlere sürekli tekrar edilen yanlışları, yapılmayan ya da ertelenen doğruları kaldıraç yaparak gelmiştir. Terör örgütünün beslendiği her sorun, yerleştiği her alan, sağladığı her destek; dış düşmanlara, Türkiye'yi hasım gören unsurlara, uluslararası ilişkilerin çıkarcı politikalarına, komplolara ve kimilerinin ihânetine yüklenmiştir. Bu iddiâların gerçekliğiyle ilgili bir tartışmaya girmek ne kadar yanlış, yararsız, boş ise; kendilerini ülkenin değişmez egemenleri görmenin ağırlıyla, diğerlerine 'hakkın' kırıntısını lütuf sayanların, en iyi bildikleri psikolojik harekât tekniklerini/toplum mühendisliğini kullanarak, primitif kalabalıklar olarak gördüğü bu ülkenin insanlarına; 'siz bilemez, anlayamaz, göremezsiniz' dayatmalarını deşifre etmek, ayrıca insanların zihniyle alay edercesine gerçekleri örtebileceklerini, sorumluluklarından sıyrılacaklarını sanma gafletini ortaya koymak da o kadar doğru, yararlı ve gereklidir. Bu çalışmanın öncelikli amacı; milletimizin kahir ekseriyetinin her zamankinden daha fazla farkında olduğu bu gibi gerçeklerin, bir kez daha vurgulanmasının gerekliliğine dayanmaktadır. Çalışmanın bir diğer amacı; idâre istidâdı zayıf yöneticilerinden dolayı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin doldurmadığı/dolduramadığı, her coğrafyadaki, her alan ve platformdaki boşlukların PKK terör örgütünün yaşam alanlarını nasıl oluşturduğuna, terör örgütünün değişen durumlara uygun stratejik ve taktik varyasyonlarla gündem belirleme ve önden gitme çabası ile ırkçı yaklaşımlarının tehlikeli sonuçlarına, meselelerine karşı duyarsız kalmanın ve keyfiyetin bir ülke için nelere yol açabileceğine dikkat çekmektir.