Tarih bilimi 19.yüzyıl itibariyle üniversitelerde bir kürsü olarak yer almaya başlayınca, akademik tarihçilik de gündemde kendine yer buldu. Bu alanın uzmanları ve onların talebeleri yıllar boyunca ortaya oldukça kritik nitelikle sorular attı, çözümler aradı. Tarihçiler geçmişin bilgisini nasıl inşa ederler? Tarih bilgisi üretiminin sosyal ve siyasal gelişmelerle ilişkisi nedir? İktidara göre değişen resmi tarih ile akademik tarih arasında nasıl bir etkileşim söz konusudur? Tarihçi, bilgi üretme ve dağıtım süreçleri içerisinde ne kadar özgün olabilir? Bu gibi soruların cevaplarını arayan tarihçiler elinizdeki kitapta, Türkiye'de akademik tarihçiliğin gelişimini ve temel meselelerini tartışıyorlar. 19.yüzyıldan günümüze profesyonel tarihçiliğin zaman içindeki bir bilançosu ile başlayan kitap, akademik tarihçiliğin kuramsal çerçevesini ve ahlaki meselelerini inceliyor. Peşinden akademik tarihçilikte iktidar ilişkileri, proje çalışmalarının tarihçiliği metodolojik ve yenilikçi katkıları, tarih ders kitabı yazma süreçleri ve resmi tarih ile ders kitapları ilişkisi konuları üzerine derinlemesine analizler barındırıyor. Son olarak defteroloji çalışmalarının sorunları tartışılıyor. Türkiye'de Akademik Tarihçilik, küresel gelişmelerin ve değerlerin farkında olan, ulusal/yerel kültürün katkısını dikkate alan, perspektif ve yöntem açısından çoğulcu anlayışı paylaşan bir tarzda tarihçilik yapmak isteyenler için bir başucu kaynağı.