Türkiye Tarihi, memleketimizde şimdiye kadar görülen ve bilinen tarihlerden büsbütün farklı olarak, tatamıyla ilmi ve asri bir şekilde ve bir tarih-, siyasi ve askeriden ziyade tarih-i medeniyet ‘ mahiyetindedir. Bu eserde, ibtida bugünkü Türk alemi hakkında filoloji ve istatistik malumatı verildikten sonra, Türklerin Analdou’ya gelmzden evvel geçirdikleri hayatı-ı siyasiye ve medeniye, sonra anadolu’nun Türkleşmesi, Bizanslılarla mücadeleler, (Asya’da kurulan ilk Müslüman Türk devletleri, kültür hayatları, Oğuzlar, Haçlı Seferleri vd.) gayet veciz ve münakkah bir sürette anlatılmış ve Türkler arasında milli duygunun uyanmasından sonra muhtelif sahalardaki Türkler arasındaki milli intibah hakkında pek etraflı bir lahika ile bu eserin ne gibi efkar-ı esasiyeye tebaan yazıldığını ve türk tarihinin cihan tarihindeki mevkiini gösteren mufassal bir Mukaddime de ilave edilmiştir. Etnoloji ile din, lisan, edebiyati sanayi-i nefise, hukuk ve iktisat tarihlerine vasi bir nispet verildiği cihetle bu eser daha ziyade -ilmin en son usullerine göre yazılmış- medeniyet tarihi addedilebilir