Türk İslamı, yani Türkiye’nin tarihsel, toplumsal ve kültürel geleneği içinde şekillenmiş özgül biçimiyle İslam, son yıllarda hararetli tartışmalara konu oluyor. Özellikle Alevîlik, çetin tartışmaların savaş alanı görünümünde. Bu tartışmalarda, somut tarihsel bağlamları gözetmeyen bir bakışın egemenliği görülüyor. Gerek Alevilik, gerekse Türk İslamı’nın simge isimleri, bugünkü Kemalist veya “Türk-İslam Sentezci” vs. ideolojik tercihleri doğrultusunda, dümdüz bir tarihsel süreklilik kurgusu içinde efsaneleştiriliyor. Ahmet Yaşar Ocak’ın elinizdeki derlemesi, her şeyden önce somut bağlamları gözeten bir tarihçilik yaklaşımının örneğini veriyor.