“Talanya”nın müsveddesini süratle okudum. Bir görev olarak başladığım okuma birkaç sayfa sonra sürükleyici bir keyfe dönüştü. Gördüm ki Dr. Levent Yıldız yiğit bir hekim olduğu kadar iyi hatta çok iyi bir mizah yazarıdır da... Kitabı okuyup bitirince bu sözlerimde abartı bulunmadığını göreceksiniz. Talanya ve Meclisi bu kadar güzel anlatılabilir, “güleriz ağlanacak halimize” özdeyişi bu kadar güzel somutlaştırılabilirdi... Meclis’teki sağlık istismarı yıllardır bizim de gazeteci olarak üstünde durduğumuz bir konu. Turgut Özal döneminde icat edilen bu sistemle Meclis bütçesinden özel hastaneler palazlandırıldı, zengin edildi. Grip tedavisi için hastaneye uğrayan adam için Meclis’e milyarlarca liralık fatura gönderildi. Bu faturalar itirazsız ödendi. Meclis resmen soyuldu. Milletvekilleri, başıma bir şey gelir korkusuyla, bu soygunu gördükleri halde görmezden geldiler. Olup biteni sakladılar. Dr. Levent Yıldız, işte o günlerde ortaya çıktı, kral çıplak diye bağırdı. Gizlenen soygunu açığa çıkarttı. Sisteme tek başına meydan okudu... Meclis’te olsun bürokrasinin diğer kademelerinde olsun devlet memurunun gördüğü ve yaşadığı kepazelikleri sır olarak saklaması adeta kuraldır. Bu kuralı bozma yiğitliğini gösteren pek azdır. Memur için maaşını ve işini kaybetme korkusu bütün korkuların üzerindedir... Bütün ihanetler bu yüzden görmezden gelinir... Üç maymunu oynamak memurun işine gelir... Dr. Levent Yıldız, ülkemizde ender rastlanan bir sorumluluk sergilemiştir, bizleri Meclis’te dönen cümle kepazelikten haberdar ederek... Melih Aşık