Epistemik değer skalasının yerleşim düzenine göre dönemlerin epistemolojileri oluşmakta; hatta, 'bilim' ile neyin kastedildiği bile kişi, toplum ve tarihsel dönemlere göre değişebilmektedir. Pozitivist epistemolojinin en önemli özelliği; bilimsel tecrübeye belirleyici bir rol vermekle kalmayıp dini tecrübeye karşı negatif bir tavır alması veya ona en asgari düzeyde bir varlık hakkı tanıması -ki o da çoğu kez 'işe yaramak' gibi pragmatik nedenlerden dolayı olmaktadır- ya da hiç tanımamasıdır. Doğal olarak, İslam dini çerçevesinde yaşanan sugi tecrübe de genel anlamda dini tecrübeye karşı takınılan bu negatif tavırdan nasibini almaktadır.