1960’lardan sonra sosyoloji ve sosyal teori alanlarında teorik yaklaşımların şaşırtıcı ölçüde artması ve diğer disiplinlerden birçok düşünce ve kavramın alınması, bilim üzerine sosyal araştırmalarda yeni soruların sorulmasını mümkün kıldı. Bu değişim klâsiklerin ele alınış biçimine de yansıdı. Klâsik sosyal teorisyenler; günümüz için hâlâ güçlü kavrayış kaynakları olabilecek özel düşünürler olmanın yanı sıra, yeni ve çok daha yoğun bir tarihsel araştırma ve değerlendirme türünün inceleme nesnesi haline gelmişlerdir.

Benzer Kitaplar