Zaman, insanın yaşamla kurduğu bağın en sırlı boyutlarından birisidir. Zaman, Allah için değil, yaratılmış varlıklar için geçerli bir kavramdır ve insan için zamanın gerçekliği yalnızca içinde bulunduğu vakte aittir. Allah mekândan olduğu gibi zamandan da aşkındır ve Hakk’ın sonsuz zamandaki gerçekliği varlığın şimdiki anında gizlidir. İnsan Hakk ile ancak sahip olduğu an’da irtibat kurabilir. İrfânî dille hakîkat zamanın ilmini bilmektir. İnsana düşen geçmiş ve gelecek ile ilgilenmek değil ân’ı değerlendirmektir. Zamanın sırrı ve varoluşun coşkusu an’da saklıdır. Yaklaşan “son saat” genel olarak kaçınılmaz ve mutlak gerçekleşecek olan Kıyâmet olgusuna işaret etmekle birlikte, özelde her insanın kendi ömür saati anlamına da gelmektedir. Hepimiz birer kum saati gibi sayısını ve ne zaman biteceğini bilmediğimiz kum tanelerini üst hazneden alt hazneye düşürmekle meşgulüz. Son tanenin düşüşü ile son saatimiz bitecek ve bu aynı zamanda ferdî kıyâmetimizin de başlangıcı olacaktır. İşte Son Saat Yaklaştı adlı çalışmamız, son tane tükenmeden ve “Yazık şu geçen ömre, yazık!” demeden önce insanı an’ı idrâk etmeye ve yaşamaya çağıran Kur’ânî bir davettir. Gün akşam olmadan ve bir dost bulamadan ömrünü geçirenleri hakîkî dostla buluşturmanın bir gayretidir. Mekanik saatten kozmik saate geçme arzusu taşıyanlara bir ışık/nefes olması duasıyla.

Benzer Kitaplar