1492’de Amerika kıtasının keşfiyle bir Avrupa-merkezci bakış açısının temelleri de atılmaya başlandı denebilir. Yeni bir ekonomik ilişkiler ağı ve yeni karşılaşılan toplumlar karşısında Avrupa merkezli bir dünyayı anlamlandırma çabası hız kazandı. İşleyen sürecin egemen i (sovereign) sürecin nasıl işlediği ve nasıl işleyeceği hakkında da bir söz söyleyecekti elbette. Bu kitapta yazar bütün bu süreci yöneten dili ve bakış açısını masaya yatırıp eleştirel bir okumaya tabi tutmaktadır.