1897’de Basel’de I. Dünya Siyonist Kongresi toplandı. Toplantıyı organize eden Theodor Herzl, “Ben Basel’de Yahudi devletini kurdum. Eğer bunu yüksek sesle söylersem bütün dünya güler, fakat elli sene sonra herkes bunu böyle bilecektir.” dedi. *** İngilizlere casusluk yapan Yahudi kızı Suzi Liberman 1912’de Boğaz’dan geçişini hatıra defterine şu sözlerle kaydetti: “Şu tepeyi görüyorsunuz. Orası aşılmaz, geçilmez bir kartal yuvası idi. Türk padişahı Sultan Abdülhamid’in oturduğu yer… Kutsal topraklara girmemize izin vermeyen, hak tanımayan despot hükümdar. Onu kavmimiz tahtından indirdi, intikamını aldı.” *** Tüm tehdit ve ısrarlara rağmen Filistin’i Yahudilere satmayan Sultan II. Abdülhamid Han tahttan indirilip sürgüne gönderildiğinde ağzından şu cümleler döküldü: “Osmanlı Devleti’nin ve İslam dünyasının adına gölge düşürmediğim ve Filistin’in kutsal topraklarında Yahudi devleti kurulmasını kabul edip sonsuz bir utanca uğramadığım için Allah’a şükrediyorum.” *** Hiç kimseye değil, herkese ait olan bir yeri, hem de dünyanın gözü önünde yurt edinmek tüm Siyonistlerin ortak hedefiydi. Siyonizmi, Amerikan emperyalizmini ve tüm çıkar odaklarını aynı noktada buluşturan bir “ülkü”… Toprak mı? Herzl’in deyimiyle “o sadece bir maddeden” ibaretti… Peki asıl mesele neydi?

Benzer Kitaplar