Ulrich Beck, son yıllarda uluslararası literatürde ilgi gören sosyal bilimcilerden biri. Saptamalarının, önerilerinin yanında kuru akademik üslubun dışına çıkan -kimi eleştiricilerine göre fazla ‘oyuncaklı’- diliyle de dikkat çekiyor. İçinde yaşadığımız, postmodernlik başlığı altında toplanan olguları başka bir gözle görüyor Ulrich Beck; bu dönüşümleri, modernliği, özgürleştirici bir ufka doğru tazelemeye, canlandırmaya dönük yenilikçi bir bakışla analiz ediyor. Uygarlığın ekolojik açıdan kendi mahvını hazırlaması, ‘aşırı’ bireyselleşme, siyasetin yabancılaşması vs. sonucunda hayatın risklerle ve belirsizliklerle dolmasının, sahiden modern ve sahiden siyasal bir irade ve inisiyatif oluşumunu zaruri kıldığını ileri sürerek bunun yollarını tartışıyor. Önerdiği formül: siyasetin, siyasallığın icadı - daha doğrusu, yabancılaşmış siyasal yapıların ötesine geçerek, gündelik hayata yedirerek yeniden icadı. Ulrich Beck’in ele aldığı büyük dönüşüm ün sosyolojik özeti şu: ya... ya da çağının yerini, ve çağının alması. Zira ona göre siyasetin, siyasallığın icadı, otomatikleşmiş zıtlıkları aşan üçüncü yollar bulmayı gerektiriyor. Kendi üzerinde düşünmeyi bırakarak yaratıcılığını yitirmiş sınai modernliğin unutturduğu ‘kuşku’yu teşvik etmeyi gerektiriyor...

Benzer Kitaplar