Yoğun ve kanlı bir ölüm kalım mücadelesinin alevleri arasından çıkmıştır Siyah Deri Beyaz Maskeler. Bedenin olduğu kadar ruhun da ayakta kalmasıyla ilgili bir mücadele... Sömürgecilik psikolojisini inceleyen ilk kitaptır bu. Aşağılık kompleksinin nasıl aşılandığını, sömürülenlerin nasıl sonunda zulmedicilerini taklit eder hale geldiğini ele alır. Yazar siyah sorununun psikanalitik bir yorumunu sunar bize. Fanon bir masa başı filozofu ya da kuramcı bir akademisyen değildir. Daha acil ve zorlayıcı bir mesele vardır aklında: özgürleşme. Onun için mücadele bir hayatta kalma, özgürlük havasını soluma meselesidir. Siyah Deri Beyaz Maskeler sadece tarihsel bir manzara değil. Fanon’un öfkesi güçlü bir çağdaş yankıya da sahip. Afrika’nın kırsalında ve çarpık çurpuk büyümüş şehirlerinde sırf hayatta kalabilmek için sefalet içinde didinip duranların sessiz çığlığı o aynı zamanda. Kültürleri, bilgi sistemleri ve varolma tarzları alaya alınan, şeytan gibi gösterilen, aşağı ve akıldışı sayılan ve bazen de yok edilen tüm insanların öfkesi.