Berlin, Bombay, Kahire, Los Angeles, İstanbul, Paris, Prag gibi çekim yapılan ve incelenen kentler, kaynak teşkil eden stüdyo-mekânlardır. Sinemanın efsanevi kaynakları olan kentler (Lyon), bütünüyle sinemaya adanmış kentler (Los Angeles), hepimizin birer sakini olduğumuz sinema kentleri (hayali kentler: Metropolis, Alphaville, Brazil... az ya da çok yeniden yaratılmış olan gerçek kentler), sinemanın kente ait olduğu ya da kentin sinemaya ait olduğu mekânlar... Franfurt Okulu‘nun habercisi olan Kracauer‘in ‘sine-kent‘ hakkındaki yazılarına da yer veren Mehmet Öztürk‘ün derlediği bu kitap, beyazperdeden dünyanın kentlerine bakıyor. Bir film izlemenin, bir kent gezmekle eş olduğunu doğruluyor...