Seyyid Ahmed Hüsâmeddîn ve Nakşibendî Öğretinin Kökleri adlı araştırmasında Turan Alptekin, Seyyid Ahmed Hüsâmeddîn Rükkânî’nin yaşamı, kişiliği ve eseri üzerine ayrıntılı bilgi ile birlikte yazarın önde gelen iki yayınının geniş bir değerlendirmesini sunmaktadır. Edebiyatın edebiyat dışı kökleri bağlamında araştırmacı, Nakşibendî öğretinin kavram ve ilkelerine, öğretinin bugüne dek üzerine eğilme gereği duyulmamış büyük bir kişiliğinin eser ve sözlerinin izinde Bahâüddîn Nakşbend’in Türkistanlı baba lar ve ata larla İranlı hâcegân ve Yakındoğulu meşâyıh a uzanan bağlarına ve kolun Peygamber’e ve Ehl-i Beyt-i Nebevi’ye ulaşan râbıta zincirine; te’vil (Kur’ân’ın yorumu) geleneği içinde İlm-i hurûf un günümüze dek korunmuş bulunan temel bilgilerine ve bugün ulaşma imkânı bulunmayan bir eserinin Osmanlıca çevirisi ile doğrudan İbn Arabî’nin düşüncelerine ışık tutmadadır. Böylece üç bölümden oluşan çalışmada: 1. Bölümde Seyyid Ahmed Hüsâmeddin Rükkânî (Dağıstânî)’nin, yaşamı, kişiliği ve eserleri üzerine bilgi verilmekte; 2. Bölümde, adı geçen şeyhin, Zübdetü’l-Merâtib adlı ders notları incelenerek Nakşibendîliğin temel kavramları, başlıca problemleri ve öğretinin kökleri ortaya konmaya çalışılmakta; 3. Bölümde ise, yazarın, İbn Arabî’nin İlm-i Hurûf üzerine bir eserinin çevirisi olan Esrârı ceberûti’l-a’lâ adlı kitabının çözümlemesi sunulmaktadır. Seyyid Ahmed Hüsâmeddîn Rükkânî, yirminci yüzyılın başında, çağının kutbu olarak kabul edilmekte idi.