Kadim kökleriyle dünyanın en güçlü uygarlığı Mısır ve imparatorluğu bekleyen büyük lanet… Yaşamın ve ölümün sırrını taşıyan Osiris’in Mühürlü Vazosu asla erişilemez olmasıyla ün salmış bir mezarda saklanmıştır. İnsanlar onu aramaya cesaret edemesin diye bu mezarın lanetli olduğu söylentisi yayılmıştır. Buna karşın, şehrin ileri gelenlerinden biri olan ve Yüce Ramses’in sarayında üst düzey bir göreve atanmasına kesin gözüyle bakılan Keku, hiç kimsenin bilmediği kara büyücülüğüyle mezara ulaşmış ve vazoyu çalmıştır. Kötülüğün gücüyle gözleri kamaşmış olan Keku, yeryüzünde karanlığın hâkimiyetini sağlayabilecek olmanın heyecanıyla vazoyu bir negatif enerji merkezine, kimsenin, hatta Firavun’un bile karşı koyamayacağı ölümcül bir silaha dönüştürmeyi hedeflemektedir. Suriyeli kanun kaçaklarının yardımıyla Firavun’u alaşağı edecek, iktidarı ele geçirecektir. Ancak Keku’nun, olağanüstü yeteneklerle donatılmış genç bir şifacı olan kızı Seket’in yardımına ihtiyacı vardır. Kızına niyetinden bahsedip yardımını ister ancak genç kadın onu kesin bir dille reddeder. Bunun üzerine Keku, artık gizli amacını bilen kızıyla ilgili hayati bir karar vermek zorunda kalır. Çünkü kızının, Ramses’in oğlu Setna’yla olan gönül ilişkisi Keku için büyük bir tehlike oluşturmaktadır.