“... ben damdan düşer gibi bir mimar olmadım, Türkiye’ye gelmeden önce mimarlık alanında birikimlerim vardı. Bu birikimim hem geleneksel hem de modern mimari üzerineydi. Bundan dolayı “modern mimari” dendiği zaman akla gelen Le Corbusier ve diğer üstadların yaptığı veyahut da yapımına başlamış oldukları binalar hakkında çok bilgim vardı. Bunların hepsini etüd etmiştim. Anadolu’yu gezdiğim zaman –bilhassa Orta Anadolu mimarisinde– çatısı görünmeyen binalarla karşılaşmıştım. Bu mimarinin modern, betonarme karkas mimarisi ile yakınlıklarını gördüm. Bunların ne şekilde yapılması gerektiğini araştırdım...” diyor mimarlık serüvenini anlatırken Sedad Eldem, kitapta yer alan söyleşilerinin bir yerinde.