Elinizdeki kitap, Cihan Harbi’ni alışılagelmişin dışında hem daha geniş bir zaman aralığında hem de daha geniş bir coğrafyada ele alıyor. Üç büyük imparatorluğun haritadan silinmesine neden olan bu savaşı imparatorluklar savaşı olarak tanımlıyor. Ve bu savaşın, sömürgelerin yalnızca askeri değil, ekonomik ve mali kaynaklarıyla birlikte katılımıyla nasıl bir dünya savaşına dönüştüğünü inceliyor. Savaşın cephe gerisindeki etkileri ve Anadolu’da yaşanan katliam ve mübadeleleri de konuya dahil ediyor. 1911-1923 arasındaki bu büyük savaşın sonuçları, emperyal çöküşlerle birlikte sömürgesizleştirmenin başlaması ve bu yöndeki hareketlerin Wilson’ın “kendi kaderini tayin” hakkıyla yükselmesi; Paris Barış Konferansı’nda bu dağılmış imparatorlukların çözüm çabaları bağlamında tartışılıyor.