Acılarla, kırık bir aşk hikâyesiyle, ayrılıklarla geçen hayatının son saatlerinde annesinin sesine dalıp gitmişti Asya. İç çekişleriyle örülü gençliğinin son nefesini annesinin kollarında verdiğinde, hangi onulmaz yarasını hatırladı, kim bilebilir? Mutluluk özlemini Asya’yı hatırlamadan kim düşünebilir? Asya’yı ağıtlarla, gözyaşlarıyla götürdüler. Babası taziyeye gelen herkese aynı cevabı verdi: Bana, başın sağolsun, demeyin, gözünaydın deyin. Asya’m kurtuldu, Asya’m kurtuldu...