Genç Hanımefendi! Her şey çağın rüzgarıyla hızla tüketilirken… Teknoloji bizi sanal bir dünyaya doğru kuvvetlice çekerken… Bizi özümüze bağlayan değerlerimiz bir halatın ipleri gibi incelirken... Düşürdüğün, unuttuğun, yahut vazgeçtiğin ziynetlerini yeniden ellerine bırakıyorum. Bu ziynetler, ruhuna ait… Onlar, seni içinde taşıdığın ama mahzun bırakılmış erdemlerle bir daha buluşturacak. Ruh ziynetleri, bir şişeye konulup denize bırakılmış mektuplar gibi sahibini arıyor. Yani seni...