16. yüzyılda başlayıp 18. yüzyıl sonuna dek süren Klasisizm, kaynaklarını eski Roma ve Yunan uygarlıklarında buluyor, konularını üst sınıfların yaşamlarından seçerek soyluların beğenisine hitap ediyordu. Klasisizm’i sonlandıran Romantizm ulusal kaynaklara hak ettiği değeri vererek, her şeyi sanatın konusu haline getirdi; bireyin imgelemini, duyarlığını merkeze alıp biçime değil, öze önem verdi. Duygulara olduğu kadar, toplumsal sorunlara da eğilen Romantikler, sanatı anlayabilmek için, şüphe yok ki Romantizm’in iyi kavranması gerekiyor. Erdoğan Alkan, Romantizm’e giden yolu, akımın kuruluşunu ve temel özelliklerini ayrıntıları ile ele aldığı bu antolojide Shakespeare, Lord Byron, P. B. Shelley, Goethe, Schiller, Andre Chenier gibi Romantizm’in öncülerinin; Xavier Maistre, Benjamin Constant, Chateaubriand, Etienne Pivert de Senancour, Alfred de Vigny, Stendhal, Lamartine, Balzac, Victor Hugo, Merimee, George Sand, Nerval, Alfred de Musset, Baudelaire gibi önde gelen isimlerinin ürünlerine yer veriyor.