Milan Kundera'nın, kendi kurduğu roman evreninin kökenlerine indiği yapıttır Roman Sanatı. Yazarın, yaşadıklarını yaşarken anlattığı, metnin gelişimine okur kadar dahil olduğu bir evrendir onunki. Kundera'nın gözünde roman, 'yazarın bir itirafı değil, bir tuzağa dönüşen dünyada insan hayatının keşfedilişidir.' Roman, Kundera'nın başkaldırısı, herhangi bir politika, din ya da sınıfla özdeşleşmeyi reddedişidir. Cervantes'in mirasından yola çıkarak roman algısını ortaya koyan Kundera, Broch, Musil, Kafka okumaları yaparak, kahramanlar-kurgu-psikoloji-tarih bütünlüğüne yaklaşımını anlatıyor.