Ahmet Rasim, ağızlık çeşitlerinden fes modellerine kadar kıyafet ve aksesuarlarıyla; tiryakileri, oruç bozanlarıyla; iftar sofralarını, gece eğlencelerini, sohbet ortamlarını, güldüren üslubu ve tüm detaylarıyla anlatarak eski ramazanları bize yeniden yaşatıyor. Bizi dönemin eski sokaklarında tekrar dolaştırarak, kendine özgü nitelikler ve özellikler barındıran, herkesin damağında farklı bir tat bırakan eski ramazanlardan bugüne ne kaldığını bir kez daha sorgulamamızı sağlıyor ve şöyle diyor: