Yaşamın döngüsü insanları etkileyerek biçimlendirir. Düşüncede arzular, güdüler yaşamanın sonucunu oluşturur. İnsanın varlığı onun düşünceleridir. Bio-Fizyolojik nedenler insanı engeller diye düşünülür. Gerçek kendi varlığını sürdürmektedir. Düşüncede yaşama anlaşmaya dayalıdır. İnsanlar, eşitlik ilkesi için çaba göstermeye çalışırken, otorite kontrolü dengelemeye çalışır. Psikolojik halin burada önemli rolü vardır. Kapsam ve yapısı ayrı ayrı olan insanlık kategorik olarak felsefi ve psikolojik değişimi gösterir. Bağımlı bir değişken yapıyı değiştirse de kapsamı aynı kalması yüksek olur. Kitap da düşünce oluşumunu inceler.