Popülist Akıl Laclau'nun Chantal Mouffe ile yazdıkları ve üzerinden hâlâ temel tartışmaların yürütüldüğü “Hegemonya ve Sosyalist Strateji” adlı kitapta geliştirdikleri post-Marksizm ve radikal demokrasi kuramını genişletme girişimidir. Laclau, “Popülizm kendi başlangıcı olan politikanın yadsınışı mıdır? Yoksa popülizm politikanın kendisi midir? Popülist akıl nedir? Popülizm hangi toplumsal ve ideolojik gerçekliğe uyar? Popülizm hangi toplumsal gerçek ya da durumun ifadesidir? Popülizm söz konusu olduğunda “sınıf” gibi sektörel bir failden vazgeçerek bir “halk” kavramına mı sahip olmalıyız?” soruları çerçevesinde popülizm/halk ve sınıf kavramlarını tartışıyor. Bu kitapta Türkiye'de Kemalizmin/Kemalist Devrim'in/Atatürk'ün Altı Oku'nun uzun sayılabilecek çözümlemelerine girişen ve ardından da hem Kemalizmin hem de Arjantin'deki Peronist Hareketin popülizme karşılık gelip gelmediğini tartışan Laclau, “popülizm literatüründeki çıkmazlar”a değinirken de Rus Narodnik Hareketi ve Avrupa'daki tarımsal hareketleri tartışıyor. Popülizm anlayışında bir ilerleme için geleneksel literatürde rütbesi indirilen aynı zamanda çamur da atılan ve bertaraf edilen popülizmi marjinal konumundan kurtarmak gerektiğini öne süren Laclau, popülizm kavramını tartışırken popülizmin/halkçılığın çözümlemesiyle uğraşmayı değil, sorunun terimlerinde bir değişikliği ortaya koymayı amaçlıyor. Çünkü O'na göre, “Popülist Akıl” bütün olarak Politik akıl ile eş anlamlıdır. Zizek'i ve ayrıca Hardt ve Negri'nin İmparatorluk'ta öne sürdükleri tezleri eleştiren Laclau'ya göre, Zizek kurtarıcı olarak Marslıları beklerken Hardt ve Negri de umut ederek Tanrı'dan gelebilecekleri beklemektedirler. Laclau, Hardt ve Negri'nin İmparatorluk'ta öne sürdükleri ve bütün toplumsal mücadeleleri içeriyor olmaları nedeniyle proletaryayı zaten dışarılayan “çokluk”un alternatifi olarak “Halk” kavramını öne sürüyor. Laclau'ya göre evrensel sınıf proletaryanın yerine “Halk”ı koymakla “çokluk”u koymak arasında kategorik fark yoktur. Laclau “benim görüşüme göre, toplumsal antagonizmaları ve kolektif kimlikleri kavramlaştırmak çok önemlidir ve 'sınıf savaşı' gibi kalıplaşmış, neredeyse anlamsız formüllerin ötesine geçme ihtiyacı, çok zorlayıcıdır” diyor.

Benzer Kitaplar