Metin’in bu çalışması, bizi de yüreklendiriyor; çünkü işgal fabrikası mücadelesinin, tarihsel olarak kolektifi zafere taşımasındaki payını yansıtıyor. Bu film-kitap, bu aşamaya nasıl varıldığı gerçeğini ortaya çıkarıyor. İşçilerin kabiliyetlerini, gücünü, kapasitelerini, fabrikadaki örgütlenme biçimini, düşüncelerini, uzun ve sonuna kadar sürdürülen mücadeleyi objektif olarak anlatıyor. Bugün modern teorisyenler, “İşçi sınıfı artık yok oldu,” dedikleri esnada işçi sınıfı üretiyor, işgal ediyor ve sınıf olarak var oluyor. Bütün kapasitesiyle, yeni olanı inanılmaz bir şekilde cesaretle inşa ediyor. Bu, bütün insanlığın geleceği için önemlidir, kapitalist sistemi tarihin çöp kutusuna gönderecek mücadelenin bir parçasıdır. Metin’in yoğunlaşmış politik sorularıyla farkına vardık ki kendi mücadelemizin, deneyimlerimizin üstünü örten şeyi böyle çalışmalarla aşabiliriz. Brezilya’da yürüttüğümüz mücadele ve işgal fabrikaları pratiği, sadece bizim değil aynı zamanda diğer ülkelerin de sorumluluğunu üstünde taşıyor.