WikiLeaks…. Julian Assange… Daha birkaç yıl önce hayatımıza girerek, çeşit çeşit komplo teorileri kadar, internet kamuoyunun “yeni bir dünya” umutlarına yönelik hayal gücünü ateşleyen birbirinden ayrılmaz iki isim. Avustralya’da geçen çocukluğu ve ilkgençliğinden beri “adil” bir dünyanın peşinde koşan Assange, içinde bulunduğumuz dijital çağda özgürlük ve adaletin önündeki engellerin bilgiyle ortadan kaldırılabileceğine inanıyor. Assange, WikiLeaks’in varoluş amacını büyük şirketlerin, bankaların ve elbette devletlerin kapalı kapılar ardında yürüttüğü işleri gözler önüne sererek bilgiyi, “bilme hakkı”na sahip olan tek tek insanlara, halka, kısacası kamuya sunmak olarak açıklıyor. Böylece WikiLeaks, güçlüyü iktidarından soyuyor; bunu da, onun gizli işler çevirme gücünü elinden alarak yapıyor. Marshall McLuhan’ın öngörüsü 50 yıl bile geçmeden gerçek oldu: Küresel bir köye dönüşen dünyamızda bu iki isim, kısa bir süre içinde tüm ezberleri bozdu, bildik dünya görüşlerinin sağdan sola tüm yelpazesini dağıttı; tüm şimşekleri üzerine çekmesine rağmen kendisini destekleyen bir kitle de kazanarak bildiği yolda işini yapmaya devam ediyor.

Benzer Kitaplar