Toprak, suyu sever ürün vermek için. Su, güneşi sever buharlaşmak için. Buhar, bulutu sever yoğunlaşmak için. Bulut, rüzgarı sever rahmet götürmek için. Rüzgar, yamaçları sever hızlanmak için. Yamaçlar, ormanları sever su depolamak için. Ormanlar ağaçları sever canlıları yaşatmak için. Ağaçlar, toprağı sever kök salmak için. Toprak, yeşillikleri sever ürün vermek için. Böylesine bir sevgi döngüsü ile su toprağa, toprak da suya rahmet olur. Bulutlar ağlamazsa yeşillikler nasıl gülsün? Ama bulutlar hep ağlayacak yeşillikler hep gülecek midir? Hayır, Güneş aniden açar o zaman bulutlar sevinerek güler; bu kez sararıp solan çimenler olur. Kader mi yoksa hassas denge mi? Olaylara olumlu yönden bakanlar için, canlı ya da cansız her varlık, evren sahnesinde, kendisine ne görev verilmişse, yerinde ve zamanında onu yerine getirmek ve daha üst düzeye çıkabilmek; yani kemâle ulaşarak, olgunluğa erişmek için durmaksızın didinir, çabalar ve çırpınır. Güneşe baksanıza! Bir salkım koruğu, bir salkım üzüm haline getirmek için ne kadar uğraş veriyor?