Vicdanınızla yüzleşmekten daha çetin bir savaş yoktur hayatta. Öyle ki vicdan size seçenek sunmaz. Peki, ya ona kafa tutmaktan başka çareniz kalmadıysa? Lucy için durum tam da böyleydi. Uzun yıllar kendisine, eşine, etrafındaki herkese karşı vicdanlı davranmıştı. Fakat artık yavaş yavaş dünyası ayaklarının altından kayıp gidiyordu; eşini, kariyerini, en önemlisi de kendisini kaybediyordu. Diğer yanda, bambaşka bir hayat yirmi yıldır karanlık bir dünyada yaşıyordu; ömrü neredeyse beklemekle geçmişti. Karanlık onun için nefes almakla eşanlamlıydı. Vicdanını yitirmek üzereydi. Merhamet duygusunu zaten unutmuştu. Tek umudu kader olmuştu. İki farklı insanın geride bıraktığı uzun ve yorucu yıllara duydukları intikam, kalplerini ele geçirmeye başlamıştı. En çok istedikleri, en çok mutlu olacakları şeyi elde etmek için vicdanlarından vazgeçmeleri gerekiyordu. Yirmi yıl boyunca hayatlarını koca bir yalan üzerine kurmuşlardı. Ve… Artık rüyadan uyanma vakti gelmişti. “Duyguları alt üst eden bir roman. Affedilemeyecek kararları sorgulatan bu hikâyede Ross, bilindik alıkoyma mevzusuna farklı bir bakış açısı getiriyor. Gillian Flynn, Maria Semple okurları bu romandan fazlasıyla zevk alacak.” Booklist “Aile, arkadaşlık, aşk ve adalet olgularını kurcalayan hikâyesiyle Helen Klein Ross’un yeni romanı, elinizden düşüremeyeceğiniz, sizi nefes nefese bırakacak, en iyisinden bir gerilim hikâyesi sunuyor.” Library Journal “Helen Klein Ross’tan harika bir roman. Hayata bakışınızı değiştirecek kadar etkili olan bu kitap, affedilebilecek ve kesinlikle affedilemeyecek konuları ince ince işlemiş.” Abigail Thomas

Benzer Kitaplar