İnsanların hayatlarını kurtarmak Monica Mann’in hayallerindeki iştir. Bu yüzden hemşire olur ve hatta Sınır Tanımayan Hemşireler’e katılır. Büyük bir deprem ve hemen ardından gelen tsunami Jamaika kıyılarını vurduğunda, yardıma gidecek gönüllü hemşirelerden biri olmaya karar verir. Yaptığı işin planlama ve durum tespiti kısmında epey becerikli olduğundan, karşılaştığı kaos ortamını düzene sokmak onun için çok zor olmayacaktır. Ta ki hissettiklerini kontrol altında tutmak için sahip olduğu becerilerin hiçbirini kullanmasına fırsat tanımayacak derecede çekici bir adam olan Trent Fairchild’la tanışana kadar... Küçük bir helikopter filosunun sahibi olan Trent, çıplak ayaklarıyla Monica’nın hayatına daldığında genç kadının bütün planlarını bozar. Büyük bir yıkımın ortasında tanışmış olmalarına rağmen aralarındaki çekime karşı koyamazlar ve kendi minik cennetlerini yaratırlar. Ancak en mutlu anlarını yaşadıkları sırada karşılaştıkları büyük bir tehlike hayatlarını tepetaklak eder ve cennet bir anda cehenneme döner. Fakat onların hikâyesi henüz bitmemiştir. Monica ve Trent’in, aşkın sınır tanımayan gücünü keşfedecek cesaretleri var mıdır?

Benzer Kitaplar