Vitruvius‘un öncüsü olduğu kuramsal mimarlık yazıları bin yedi yüzlerde mimarlık estetiği diye tanımlanagelen özerk disipline dönüştü. İnsanlığın uygarlık tarihinde ayrı tutulamayacak inşa etme, yapı kurma edimini bu kavrayış çerçevesinde ele alıyor tanınmış mimarlık tarihçisi Masiero. Teknik aklın komut estetiği olarak tanımladığı mimarlık kavramını işlevsellik temelindeki bir yaşamsal ihtiyaç olmaktan arkitektonik yararlılık ve güzellik nesnesi olmaya uzanan bir yelpazede incelikle çözümlüyor. Sembolik bir gönderge evrenini, yapıların temel öğlerini dönüştüren bir okuma pratiği içinde, Batı‘nın kanonik mimari anlayışlarından çağdaş yapıların öncü ve cüretkar karakterine bağlayan bir estetik tarihi.