Sermiyan Dede konuşmasını bitirdiğinde, Mir Abdal Camisi’nin müezzini saba makamındaki sabah ezanına oku­maya başlamıştı. Sabahın seher vakti sonrası sabah olmuş, gün ağarmıştı. Yerdeki karıncalar yeni buğday taneleri ve yaprakları yuvalarına yığmak için deliklerinde dışarı çıkmaya, ağaç dal­larındaki yuvalarında yatan kuşlar yeni böcekleri avlamak için uçmaya ve Dicle kıyısındaki balıklar artık rızıklarını aramak için Dicle’nin daha da derinliklerine kaçmaya başlamıştılar. Yeni bir gün yeryüzünde ve gökyüzünde başlamasına başla­mıştı; amma Memdin Sermiyan Dede’nin konuşmasından sonra birçok bilinmeyenleri öğrenince âdeta dili tutulmuş deli diva­ne gibi olmuştu.

Benzer Kitaplar