Egemen iktidar, makbul vatandaş olarak tanımladığı kitlelerin yardımıyla, daha doğrusu suç ortaklığıyla şiddeti gündelik yaşam alanındaki söylem ve pratiklerde sıradanlaştırarak yeniden üretir. Bu süreçte, toplumsal bilinçyapısı faşizan bir biçimde yapılandırılır; sıradan insan farklı düşünenlerden, farklı din ve etnisiteden olanlardan, farklı cinsel eğilime sahip olanlardan, kısaca öteki lerden korkar, nefret eder ve söylemsel, eylemsel şiddeti kullanarak iktidarın kendi varoluşunu tehdit ettiğini bilincine yerleştirdiği bu unsurardan kurtulmak ister.