Son dönemde en çok kullanılan ama üzerinde en az tefekkür edilen kavramların başında medeniyet ve onunla irtibatlı tanımlamalar gelmektedir. Elinizdeki eser, kapsayıcılığı, bütüncül niteliği ve oluşturduğu geniş anlam haritası ile son derece önemli bir muhteva barındıran medeniyet kavramı ve teorisi etrafında bir zihnî yenilenme gerçekleştirebilmek amacıyla kaleme alınmıştır. Bu bağlamda önce farklı medeniyet birikimleri, mukayeseli medeniyet çalışmalarının odağına yerleştirilen ben-idraki kavramı temelinde karşılaştırılmakta, daha sonra medeniyetleri tarih sahnesine çıkaran parametreler ele alınmakta ve klasiklerin medeniyet zihninin oluşmasındaki rolü vurgulanmaktadır. Kitabın son iki bölümünde ise medeniyetlerin kadîm-modernite-küreselleşme çizgisinde yaşadığı tarihî seyir, içinden geçmekte olduğumuz medeniyet bunalımı bağlamında incelenmekte ve okuyuculara bir gelecek perspektifi sunulmaktadır. Bu gelecek perspektifi çerçevesinde medeniyetler-arası etkileşimlerin kavşağında bulunan bir toplum olarak karşı karşıya kaldığımız meydan okumalarla ilgili neler yapılması gerektiği de ele alınmaktadır.